Post Top Ad
14 Ocak 2022 Cuma
Su İçmediğinizin 10 Belirtisi
21 Nisan 2021 Çarşamba
Epilepsi Nöbetlerinde İlk Yardım İpuçları
Epilepsi Nöbetlerinde İlk Yardım İpuçları
14 Mart 2021 Pazar
Göbek Deliği Pamuğu Neden Oluşur ?
Göbek Deliği Pamuğu Neden Oluşur ?
5 Mart 2021 Cuma
Çin Aşısının Yan Etkileri Açıklandı
Çin aşısının Yan Etkileri Açıklandı
Çin'den getirtilerek Türkiye'de de uygulanan CoronaVac aşısının yan etkileri titreme, yorgunluk, baş ağrısı ve kas ağrısı ve ateş olarak aktarıldı.
Hacettepe Üniversitesi, Çin'den getirilen CoronaVac aşısının Faz-3 etkililik oranı ve yan etkilerini araştırdı.
14 Eylül tarihinde Türkiye'de uygulanmaya başlayan SinoVac yapımı koronavirüs aşıları, belirli testlerden geçti.
Uygulamalar sonucunda yüzde 83,5 etkililik oranı olduğu aktarılan aşıda, bazı yan etkilere de rastlandı.
ÇİN AŞISININ YAN ETKİLERİ
Prof. Dr. Serhat Ünal ve Prof. Dr. Murat Akova'nın yaptığı açıklamada aşının baş ağrısı, kas ağrısı, titreme, yorgunluk, ateş gibi yan etkileri bulunduğu aktarıldı.
"EN ÇOK YORGUNLUK GÖRÜLÜYOR"
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"En sık görülen yan etkiler yorgunluk yüzde 9,8, baş ağrısı yüzde 7,6, kas ağrısı yüzde 3,8, ateş yüzde 2,5, titreme yüzde 2,4 ve lokal yan etkilerden en sık görüleni ise enjeksiyon yerinde ağrıdır. Bunun oranı da yüzde 1,6'dır."
Benlerin kanserli olup olmadığını anlamanın 8 yolu
Benlerin kanserli olup olmadığını anlamanın 8 yolu
Çocukluktan ileri yaşlara kadar vücudun çeşitli bölgelerinde farklı sayılarda gelişebilen benler, bazı durumlarda kanser habercisi olabilir. İşte benlerin kanserli olup olmadığını anlamanın 8 yolu.
Ciltte, temelde pigmentli hücre kümeleri olan çok sayıda ben oluşabilir. Genel olarak, benler zararsızdır. Cilt kanseri olan melanomun önceden var olan bir benden kaynaklanması aslında nadirdir. 2017 yılında ABD'de yapılan bir araştırmaya göre melanomların yüzde 71'i yeni benler olarak ortaya çıkıyor. Erken taşhis için yeni veya değişen benlere dikkat ettmek ve diğerlerinden farklı görünen benleri fark edebilmek büyük önem taşıyor.
İşte benlerin kanserli olup olmadığını anlamanın 8 yolu.
SAYIN
Uzmanlara göre, ciltte 50 veya daha fazla ben olması, melanom (en ciddi cilt kanseri türü) geliştirme riskini artırabilir. Ancak, melanomlu birçok insanın rutin olarak artmış bir ben sayısı olmaz. Çok fazla beniniz varsa tetikte olmanız gerekir. Daha az ben sahibi iseniz, değişimlere ve yeni oluşumlara karşı dikkatli olmalısınız.
RENGE DİKKAT EDİN
Sağlıklı benler çoğunlukla katı bir şekilde bronz, kahverengi veya siyah renktedir. Buna karşılık, eğer bir ben farklı renkler içeriyorsa, bu endişe kaynağı olabilir. Kanserli benler kırmızı, pembemsi, beyaz veya mavi görünebilir. Olası bir kanserin erken teşhisi için benlerden daha koyu veya farklı renkte olanların farkında olun.
CİLTLE AYNI RENKTE OLANLARA DİKKAT EDİN
Renk rahatsız edici olmadığı için tuhaf bir beni gözden kaçırmayın. Bazen kanserli benler, örneğin amelanotik melanomda olduğu gibi cildinizle aynı renkte olabilir. özellikle açık tenli insanlarda pembe veya inci gibi görünen benler tehlikeli olabilir.
ŞEKLİ VE SİMETRİYİ İNCELEYİN
Kanserli olmayan benler genellikle yuvarlak veya oval şekildeyken, melanomlar genellikle asimetriktir. Bir benin ortasından bir çizgi çektiğinizde, bir yarısı diğer yarısıyla eşleşmezse, bu ben asimetrik demektir. Bu, tüm atipik benlerin cilt kanseri olduğu anlamına gelmiyor. Ancak bu tür benlere sahip olmak melanom gelişimi için bir risk faktörüdür ve maalesef, dermatoloğunuzu ziyaret etmeden bir benin atipik mi yoksa kanserli mi olduğunu kesin olarak söylemenin bir yolu yoktur, bu nedenle farkında olmak önemlidir.
AĞRI VE KAŞINTIYA DİKKAT EDİN
Genellikle cilt kanseri, kanser oldukça büyüyene kadar gerçekten rahatsız edici semptomlara neden olmaz. Yapılan bir araştırmaya göre, cilt kanseri lezyonlarının yaklaşık yüzde 28'i ağrı belirtileri gösterirken yüzde 37'sine kaşıntı eşlik eder. Bir hafta içinde geçmeyen ağrılı, kaşıntılı veya hassas benler bir dermatolog tarafından mutlaka incelenmelidir.
BOYUTU DEĞERLENDİRİN
Kanserli bir ben herhangi bir boyutta olabilir, ancak herhangi bir lezyonun çapı 1 cm veya daha büyükse, uyarı zilleri kesinlikle çalıyor demektir. Bu, bir kurşun kalem silgisinin boyutu kadardır.
Ben boyutunda herhangi bir büyüme durumunda bir uyarı işareti gösterdiğinden endişeleniyorsanız, bu kontrol ettirmek için geçerli bir nedendir.
DOKUYU İNCELEYİN
Beninizin yüzeyine bakın. Hiç bozuldu mu? Kazınmış veya pullu görünüyor mu? Sert mi yoksa yumrulu mu? Beniniz, bir depresyonla yükseldi mi? Bütün bunlar cilt kanserine işaret ediyor olabilir. Kanser öncesi cilt büyümeleri, vücudun güneşe maruz kalan bölgesinde kaba lekeler veya pullu yumrular olarak başlar.
BENZER OLMAYANLARIN FARKINDA OLUN
Bir benin çirkin olması kanser olduğu anlamına gelmez. Ancak, vücuttaki çoğu normal ben birbirine benzer. Vücudunuzda diğerleri arasında herhangi bir şekilde ayırt edilebilen bir ben daha ayrıntılı olarak incelenmelidir. Diğerlerinden daha büyük veya daha küçük, daha koyu veya daha açık herhangi bir ben fark ettiğinizde bir dermatoloğa kontrol ettirin.
Bir benin şeklindeki, boyutundaki veya rengindeki bir değişiklik, melanomun gelişmekte olduğunu gösteriyor olabilir. Ben yüksekliğindeki bir artış, cilt yüzeyinin altında dikey büyümeyi akla getirdiği için önemlidir. Unutmayın, cilt kanseri sivilce veya kırmızı lekeler kadar sıradan bir şeyle ortaya çıkabilir. Bu nedenle cildinizi sık sık kontrol etmeniz ve tüm değişiklikleri not etmeniz önemlidir.
Koronavirüs sonrası çocuklarda 'MIS-C' tehlikesi! 'Ölümcül vakalar görmeye başladık'
Koronavirüs sonrası çocuklarda 'MIS-C' tehlikesi!
Koronavirüsü hafif atlatan çocuklarda farkına varılamayan MIS-C hastalığı, ölümcül olabiliyor. Dicle Üniversitesi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Kamil Yılmaz, hastalığın komplikasyonları henüz bilinmediğinden çocukları yakından takip ettiklerini belirterek, "İlk başlarda bu hastalığı çocuklar asemtomatik olarak atlatır fakat 4 ile 6 hafta geçtikten sonra çocuklarda, ateşle devam eden ve birçok organı tutan hastalıklar gerçekleşir. Koronavirüsün kendisinden ölümü bu kadar görmezken, MIS-C’ye bağlı çocuklarda ölümcül vakalar görmeye başladık" dedi.
İlk olarak İngiltere'de tanımlanan ve daha sonra Türkiye'de görülmeye başlanan MIS-C hastalığı, çocuklarda fark edilmeden koronavirüs sonrası ortaya çıkıyor.
Dicle Üniversitesi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Yılmaz, hastalığın komplikasyonları henüz bilinmediği için çocukları yakın takibe aldıklarını söyledi.
Hastalığın, kalp ve diğer organlr üzerinde etkileri olduğunu anlatan Dr. Yılmaz, ölümle sonuçlanan vakaların da olduğuna dikkat çekti.
Yılmaz, "2020'nin Mart ayından itibaren Türkiye'de koronavirüs vakalarının görülmeye başlanmasıyla genel seyrimizin asemtomatik bir düzeyde geçirdiğini biz de yaptığımız çalışmalarda ortaya koyduk.
Kalp üzerinde ve diğer organlar üzerindeki etkileri biliyor ve o anda tedavi edebiliyoruz. Bu durum maalesef ölümcül seyredebiliyor. Koronavirüsün kendisinden çok fazla ölümü görmezken, MIS-C'ye bağlı çocuklarda ölümcül vakalar görülmeye başladık.
Nisan ve mayıs aylarından itibaren İngiltere'de tanımlanan çocuklarda 'multisistem inflamatuar sendrom' olarak adlandırdığımız hastalık, koronavirüs sonrası oluşmaya başladı. Vakaların yoğun olarak yaşanmasının ardından bu vakaları görmeye başladık.
Çocuklar asemtomatik olarak belli etmeyecek şekilde seyrederken yaklaşık üzerinden 4 ile 6 hafta geçtikten sonra çocuklarda ateşle devam eden ve birçok organı tutabilen inflamatuar yanıta bağlı hastalıklar görülmeye başlandı.
Bu hastalığın henüz oluşacak komplikasyonlarını henüz bilmiyoruz.
Kalp üzerinde ve diğer organlar üzerindeki etkileri biliyor ve o anda tedavi edebiliyoruz. Bu durum maalesef ölümcül seyredebiliyor. Koronavirüsün kendisinden çok fazla ölümü görmezken, MIS-C'ye bağlı çocuklarda ölümcül vakalar görülmeye başladık.
Koplikasyonların henüz ne olduğunu bilmediğimiz için çocukları yakın takibe alıyoruz. Biz şüphelenerek kandaki antikor düzeyinde bu çocukların daha önce koronavirüs geçirdiğini gördük" diye konuştu.
'BİRÇOK HASTAYA MIS-C TANISI KOYDUK'
Kısıtlamaların ardından bu vakaların azaldığını, çocukların korumaya devam edilmesi gerektiğini kaydeden Dr. Yılmaz, "Birçok hasta koronavirüs olduğunu veya geçirdiğini bilmeden 1 ay veya belli bir süre sonra başka Kawasaki veya a tipik Kawasaki sendromu benzeri dediğimiz hastalık bulgularıyla bize başvurabiliyor.
Hekim arkadaşların şüphelenmesi üzerine birçok hastaya MIS-C tanısı koymuştuk. Son birkaç aydır, bu vakaları görmemeye başladık. Okulların tatil edilmesi, hafta sonu yasakları ve kurallara riayet edilmesi sonrası artık çok vaka görmüyoruz. Yeni normalleşme sürecine girildiğinde vatandaşların rehavete kapılmamaları lazım.
Çocuklar hafif seyrediyor ama İngiltere'de son çıkan mutant virüs sonrası uzun dönem Covid-19 dediğimiz ve 5- 6 hafta semptomların devam ettiğini aynı zamanda çocuklarda da hastalık şiddetinin artacağının bulguları gelmeye başladı.
MIS-C'ye geçirdikten sonra uzun dönem hayatlarında hangi bulguları bırakacağında henüz net bir bilgi olmadığından çocukları da halen korumaya devam etmeliyiz. Kurallara aynı oranda riayet etmeliyiz" dedi.
Alıntı
1 Mart 2021 Pazartesi
81 İlin Koronavirüs Risk Haritası
81 İlin Koronavirüs Risk Haritası
Bakanlar Kurulu sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yapılan açıklamada, 81 ilin yenilenen koronavirüs risk haritası yayınlandı.
İller, risk değerlendirme kriterlerine göre 4 kategoriye ayrıldı.
DÜŞÜK VE ORTA RİSKLİ İLLERDE KALDIRILDI
Kontrollü normalleşme sürecine başlandığını duyuran Erdoğan, risk haritasına değinerek "Hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması düşük ve orta riskli illerde tamamen kaldırıldı." dedi.
SARI RENK ORTA / MAVİ RENK DÜŞÜK RİSKLİ İLLER
Haritada belirtilen renklere göre risk derece şu şekildedir;
• Düşük riskli (mavi)
• Orta riskli (sarı)
• Yüksek riskli (turuncu)
• Çok yüksek riskli (kırmızı)
İSTANBUL VE İZMİR YÜKSEK RİSKLİ GRUPTA
Risk değerlendirme haritasına göre, İstanbul ve İzmir yüksek riskli (turuncu), Ankara orta riskli (sarı) kategoride yer aldı.
DÜŞÜK RİSKLİ İLLER
Uşak, Şanlıurfa, Diyarbakır, Bingöl, Muş, Bitlis, Batman, Mardin, Siirt, Şırnak, Hakkari, Van, Ağrı ve Iğdır.
ORTA RİSKLİ İLLER
Bursa, Manisa, Aydın, Denizli, Afyonkarahisar, Isparta, Eskişehir, Ankara, Çankırı, Karabük, Bartın, Kastamonu, Çorum, Yozgat, Kırşehir, Nevşehir, Sivas, Malatya, Kahramanmaraş, Adana, Gaziantep, Hatay, Elazığ, Tunceli, Erzincan, Bayburt, Erzurum, Kars.
ÇOK YÜKSEK RİSKLİ İLLER
Edirne, Balıkesir, Sakarya, Burdur, Konya , Aksaray, Osmaniye, Adıyaman, Sinop, Samsun, Amasya, Tokat, Ordu, Giresun, Gümüşhane, Trabzon ve Rize.
YÜKSEK RİSKLİ İLLER
Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli, Düzce, Bolu, Bilecik, Kütahya, İzmir, Muğla, Antalya, Karaman, Mersin, Niğde, Kayseri, Kırıkkale, Artvin, Ardahan, Kilis.